Prostat Nedir ? Prostat Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Kadınlarda prostat var mıdır? Tüm soruların cevaplarını sizin derlediğimiz bu yazımızda bulabilirsiniz. İyi okumalar.
Prostat Nedir ?
Mesane ve penis arasında yer alan ceviz büyüklüğünde bir bezdir. Rektumun önünde yer alan bu bez erkek üreme sisteminin düzgün çalışması için hayati bir öneme sahiptir. temel görevi spermi besleyen, canlı tutan ve koruyan sıvıyı salgılamaktır.
İşleyişi Nasıldır?
Erkeğin boşalması sırasında büzülür ve kendi sıvısını üretra içine çeker. Boşalma sürecinde sperm, vas deferens adı verilen iki kanal boyunca ilerler ; Testislerden (spermlerin üretildiği yerler) milyonlarca spermleri seminal veziküllere taşırlar .
Seminal veziküller prostata bağlanır ve idrar yoluna gönderilmeden önce spermaya ekstra sıvı eklenir. Vas deferens’in seminal vezikülleri karşıladığı alan ejakülatör kanal olarak adlandırılır.
Boşalma sırasında, mesane ve üretra arasındaki açıklığı kapatır ve spermi hızlandırarak iter. Bu yüzden aynı zamanda idrar ve boşalma imkansızdır.
Kadınlarda Prostat Olur mu?
Hayır kadınlarda olmaz. Esas olarak erkek üreme sistemi organıdır, eğer özel bir durum yoksa yeni doğan tüm erkek çocuklarında mevcuttur, sonradan oluşmaz. Bu bezin salgıları erkek üreme hücresinin, erkek üreme organından geçişinde ve kadın üreme yollarında canlı kalmasını sağlar.
Hastalık Belirtileri Nelerdir?
- Zayıf veya yavaş idrar akımı
- Tamamlanmamış mesane boşalması hissi
- İdrara çıkma zorluğu
- Sık idrara çıkma
- Gece idrara çıkma
- Başlayan ve duran idrar akımı
- İdrar yapmak için süzme
- Son işlemden sonra tekrar idrar yapmak için geri dönüş
- Tuvalete yetişememe
- İdrar kaçırma
BPH (Benign Prostat Hiperplazisi) İyi Huylu Prostat Büyümesi Nedir?
Elli yaş ve üzeri erkeklerin ortalama %20’sinde orta dereceli işeme zorluğu saptanmıştır. Bölge olarak idrar kesesinin hemen çıkışında ve idrar yolunu sarmış şekilde olduğu için, bu büyümeler, idrar yapmada zorluk, kesik kesik idrar yapma, idrar yapmaya başlarken zorlanma, idrar hızında azalmaya gibi sorunlara neden olabilir. İlerleyen dönemlerde ise aniden gelen idrar hissi, gece idrara kalkma, tuvalete yetişememe ve hatta idrar kaçırmaya neden olabilir.
BPH semptomlarının yoğunluğu ve durumu kişiden kişiye ve zaman içinde değişebilir. Uzun yıllar sıfıra yakın belirtiler gösterebilir, hatta kimi zaman semptomlar tamamen kaybolabilir. Ancak hastalık genellikle zaman içinde ilerler ve zaman içinde geri dönüş yapar.
Bu nedenle tanı konulduktan sonra hastanın şikayetlerine göre takip edilebilir, uzman doktor ilaç başlatabilir. BPH’de kullanılan ilaçlar tedavi edici olmaktan çok semptomatik (semptomları ortadan kaldıran) iyileşme sağlar, bu nedenle de bu ilaçları genelde uzun yıllar kullanmak gereklidir.
Uzun yıllar sürecek olan tedavi sürecinden dolayı hastanın ilaç kullanmak istememesi ya da ilaçların kullanımına rağmen durumun kötüleşmesi, sonda takılması, BPH ya bağlı kanama, böbrek yetmezliği ve tekrarlayan idrar yolları enfeksiyonları gibi durumlar cerrahi müdaheleleri gerektirebilmektedir. Tüm bu durumlardan kaçınmak için doktorun verdiği tüm ilaçlar mutlaka zamanlamasına dikkat edilerek özenle kullanılmalı ve hastalığın gerilemesi için verdiği diğer tavsiyelere mutlaka uyulmalıdır. Ayrıca mutlaka doktorun uygun göreceği aralıklarla taramalar yaptırılmalı ve ihmal edilmemelidir.
Prostat CA (Kanseri) nedir?
Prostat kanseri, erkek üreme sisteminin bir parçası olan prostat bezi hücrelerinin anormal ve kontrolsüz şekilde çoğalması neticesinde ortaya çıkan kötü huylu tümöral oluşumlara denir.
Genellikle pek çok kanser türünde olduğu gibi Prostat kanseri de genellikle hastalığın ilerlemiş aşamalarında teşhis edilmektedir. Hastalık, sinsi bir şekilde ilerlediği için erken evrede tanınması ancak düzenli tarama ile mümkündür. Bu sebepten dolayı tüm prostat hastalarına doktorunun uygun göreceği aralıkta kontrol tavsiye edilmektedir. Görülen semptomları (belirtileri) karakteristik değildir ve başka prostat hastalıklarının da semptomları ile ortaktır. En sık görülen belirtiler;
- İdrar yapmada güçlük
- Dışkılama esnasında güçlük
- Sık idrara çıkma
- İdrar ya da menide kan
- Ereksiyon sorunları
- Boşalma sırasında ağrı
Bu belirtiler BPH, prostat iltihabı (prostatit) gibi diğer rahatsızlıklarda da ortaya çıkabilirdiği için bu semptomlara sahip herkes kanser değildir. Bu belirti ve şikâyetlere sahip yaklaşık on kişiden sadece birisi prostat kanserine sahiptir.
Ayrıca kemiğe sıçrayabildiğinden bel, kalça veya bacakta şiddetli ağrılara sebep olabilmektedir.
Prostata Hangi Bölüm Bakar?
Üroloji, cinsiyet fark etmeksizin, idrar yolu hastalıkları (böbrekler, üreter, mesane ve üretra) , üreme organları rahatsızlıklarına bakan bölümdür. Üroloji alanında uzmanlaşmış kişilere ürolog adı verilir. Ürolojinin ayrı bir cerrahi birimi yoktur, ürologlar eğitimlerinde cerrahi eğitimde alırlar.
Ürolojinin kapsam olarak;
– Pediatrik (Çocuk) Üroloji
– Ürolojik Onkoloji (Ürolojik Kanser Hastalıkları )
– Böbrek Nakli
– Erkek Kısırlığı
– Calculi (idrar yolu taşları, taş düşürme)
– Kadın Ürolojisi (idrar kaçırma ve pelvik çıkış gevşeme bozuklukları)
– Nörouroloji (boşalma bozuklukları, hastaların ürodinamik değerlendirilmesi ve erektil disfonksiyon veya iktidarsızlık) gibi pek çok rahatsızlık ve hastalıklara bakmaktadırlar.
Prostat kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Tedavi seçenekleri, kanserin büyüme hızına, yayılımına ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişirse de genel olarak hastalık ilerleyen safhalarda teşhis edilebildiği için cerrahi yöntem tercih edilmektedir.. Bunların yanı sıra tedavinin potansiyel yararları ve yan etkileri gibi başka faktörlere de bağlıdır.
Tedavi seçenekleri olarak; cerrahi , kemoterapi, radyoterapi, hormonal tedavi ya da bunların farklı kombinasyonları olarak uygulanabilmektedir. Hastalık erken evrede teşhis edilmişse bir süre herhangi bir tedavi uygulanmadan takip önerilebilir. En yaygın ve etkili tedavi seçeneği cerrahi müdahaledir ve genellikle prostatın tamamen çıkarılması şeklinde uygulanmaktadır.
BHP Tedavi Yöntemleri
BHP tedavisinde genelde kullanılan iki yöntem mevcuttur. Açık ya da kapalı (TUR) yöntemi. 100 gr üzerindeki vakalarda genelde açık yöntem tercih edilmektedir. BPH’nın özellikle kapalı yöntem (TUR) cerrahi tedavisinde son yıllarda çok sayıda teknoloji geliştirilmiş ve tedavide alınan sonuçlar oldukça iyileştirilmiştir.