Andropoza girmek, hemen her erkeğin bir gün yaşayacağı doğal bir olgu. Bundan korkmak, çekinmek biraz anlamsız. Andropoz nedir sorusuna cevap olarak, yaşlanan erkeklerde ortaya çıkan testosteron yetmezliğidir, diyebiliriz. Bir erkek 40’lı yaşlarına geldiğinde üretilen testosteron seviyesi azalmaya başlar ve bir erkeğin 50’li yaşlara gelmesiyle bu düzey daha da azalır. Yani bu yönden bakıldığı zaman, andropoza girmek engellenebilir, önlem alınabilir bir hastalık ya da bir rahatsızlık değildir. Testosteron seviyesinin kanda düşmesiyle ortaya çıkan bu durum; biyolojik, fiziksel bir olgu olduğu gibi aynı zamanda psikolojik bir cinsel semptomlar kompleksi olarak tanımlanır.
Andropoz nedir, belirtileri nelerdir? Konulu yazımızda detayları ile bu rahatsızlıkla ilgili bilgileri sunmuştuk. Dönüp incelemenizi öneriyoruz.
Her Erkekte Andropoza Girmek Görülür Mü?
Sanılanın aksine her erkek andropoza girmez. Erkeklerin yalnızca yüzde 30’luk bir kısmında görülür. Andropoz yaş açısından erkeklerin sıkıntıya girdiği bir süreç olarak görülse de 50’li yaşlar sonrasında belirli bir erkek grubu üzerinde etki ettiğinden her erkekte görülmesi söz konusu olmamaktadır.
Andropoza Girmek Her Erkekte Farklı Gözlemlenebilir Mi?
Testosteron seviyesi düşen her erkeğin andropoz yaşadığını iddia etmek mümkün değil. Ayrıca belirtmek gerekiyor ki yalnızca fizyolojik hazırlayıcılar da yoktur bu semptoma girmek için. Bunun yanında sosyal ve psikolojik etmenler de süreçte önemli roller alırlar. Andropoz yaş aralığı için 40 ila 50 yaşları göstermiştik. Bu gözlemlenebilir olarak doğru sayılabilir ancak sosyal ve psikolojik durumlar da eklenince daha erken yaşlarda testosteron azalmasına bağlı, andropoz olmasa da bu riske aday olan erkeklerin olduğunu da belirtelim. Özellikle kilo fazlalığı, şeker, tansiyon, sağlıksız beslenme gibi pek çok faktör, farklı sonuçlar gözlemlenmesine neden olur.
Beslenme ve hareketsiz bir yaşam için özel parantez açılması gerekiyor. Bu iki durum, testosteron seviyesini azaltan en önemli etkenler arasında. Stresini iyi yönetemeyen, iyi ve kaliteli bir aile yaşamı kuramamış erkek bireylerde andropoz belirtileri daha sık kendini gösteriyor. Artık bu rahatsızlığın klinik bir durum halini alması ise psikolojik ve sosyal etkilerin de artmasıyla birlikte oluyor.
Andropozu Engellemek Mümkün Mü?
Andropoza girmek engellenebilir, ötelenebilir bir durum değildir. Bu durum için gençlik yaşlarından itibaren bir erkeğin iyi önlemler alması; düzenli spor yapması, sağlıklı beslenmesi, stresi ve kaygıyı iyi yönetebilmesi, sorunsuz bir aile yaşamı tesis edebilmesi gibi bir dizi zincirin halkasını tamamlaması gerekiyor. Bu durum yine de testosteron seviyesinin yaşa bağlı azalmasını önlemeyecektir. Fakat bu durum, cinsel olarak kuvvetli olmanızı ve aktif kalabilmenizi çok da engellememiş olacaktır.
Andropoz Belirtileri Nelerdir?
Andropoz sürecine girildiğini gösteren ve erkek için sinyal görevi gören bazı belirtiler bulunuyor. Bir erkeğin bu süreci iyi analiz edebilmesi ve sorunu büyümeden tespit ettikten sonra önüne geçmek için çarelere başvurması gerekir. Belirtileri tek tek inceleyelim.
- Cinsel Dürtü Azalacaktır: Sürecin başlamasıyla birlikte bir erken artık cinsel olarak eskisi kadar kendini iyi ve yeterli hissetmeyecektir. Belki de andropoza girmek açısından en önemli süreç de bu cinsel isteksizlik ve dürtünün azalmaya başladığı evredir. Bu evreyi iyi yönetebilmek ve bunun için de psikolojik bir destek gerekebilmektedir.
- Hayattan Daha Az Keyif Almak: Andropoz, cinsel bir sorun olmasının yanı sıra ekstra sorunlara da sebep olur. Keyif alınamayan bir cinsel yaşamın gündelik hayata da bir yansıması olarak görülebilir bu durum. Buna bağlı olarak iş performansı düşen kişi, üzgün ve depresif bir ruh hali sergileyecektir.
- Boy Kısalması: Osteoporoz ve kemik kırılmalarına bağlı olarak boy kısalması durumu gözlemlenir. Multifaktöriyel vitamin D eksikliği kadar testosteron hormonu ve GH eksikliği de bu durumda önemli bir faktördür.
- İnce ve Kuru Cilt
- Uyku Bozuklukları: Melatonin eksikliğine bağlı olarak uyku düzensizliği baş gösterir.
- Spor Yeteneklerinin Kaybedilmesi
- Gece Terlemeleri ve Ateş Basması
Andropoza Girmek Dünyanın Sonu Değil!
Andropoza girmek, eşleri de doğal olarak hazırlıksız yakalayan bir süreç. Pek çok erkeğin cinsel isteksizliklerini gizlemeye çalışarak yalancı bir istek yaratıp partnerini mutlu etmek istediği görülüyor. Oysa bu durum sertleşme sorununun açığa çıkmasına ve performanstaki düşüşün eşlerce görülmesine neden olmaktadır. Oysa artık andropoz tedavileri ve psikolojik yaklaşımlar bu dönemi erkeklerin rahat atlatması için sürekli bir çözüm olanağı sunuyor. Bu dönemde prostatın incelenmesini, metabolik, damarsal ve hormonsal incelemelerin de yapılmasını öneriyoruz. Tedavi süreci sonrasında hormon tedavileriyle ya da gerekse psikolojik telkinlerle kişisel sorunlarınızdan uzaklaşarak cinsel ilişki sorunlarının önüne geçilebilir.